
Ey kişi sen âlem-i kübrasın. Kendine dikkatle bak. Cennet de sende Cehennem de sende, Sırat da sende Mizan da sende. Sen ceseden küçük bir varlıksın ama manâda bütün 18 bin âlem sende toplanmıştır
bir tarafı olmalıdır degilmi
ama yok öyle habecilik işte onuda görecek göz lazımdır
insanların cennette olduklarını anlamak için bir idraka sahip olmak
ve bu düzenin Allahın her iki cihanıda bu hayatımızda çalıştırdıgını anlamak lazımdır
yani dünya ve ahiret bu dünyada birlikte çalışıyor
kendisine tuhaf gelene
şunu soruyorum
Allah bu dünyada cennetide cehennemide birlikte iç içe yaşatamazmı ?
bu vücudumuz onun yüm işlevlerini çalıştırdıgı Allahın binasıdır
ben fotorafcıydım
karanlık odam vardı
ışık ile boş kagıdın üzerine
filmi ışınlardım
ve banyo yaptırınca şekillenişrdi ışınladıgım şey
düşününki siz bir boş fotoraf kagıdısınız
üzerinize hangi suret ışınlanırsa o şekilde şekilleniyorsunuz
ve hatta bu suretlerin tümü o boş fotoraf karesine ışnlanırsa siz ytüm suretler olmuyormusunuz?
veya size ışınlanan suretler sizin vücudunuzda sizinle bir olmuyormu
işte biz ölümümüzden sonra hangi surete ışınlanırsak o vücutta bir olacaz
ki bu ilmin hakikatı bu hayatta yaşayan çok nadir zatlarda bilinmaktedir...
şöylede diyebiliriz...ben allahın görmekliğiyim koklamaklığıyım duymaklığıyım...bütün fiilleri ve sıfatları benden işletiyor allah...Böylece kendini biliyor kendinden kendine....
bakın onun kendini bilmesinin onca bir anlamı yok
ama
varlıgını yaradtıgı kulun kendini bilmesi Allahın kendisini bilmesi olur...
cünki kul burada kendini bildiginin aynasıdır
yani kendine ayna olurki artık kendisi kendisi degil
kendisinin aynasıdır
işte hiçlik
yokluk
varılması gereken son,,,,
bu fotoraf hadisesi ile çoktultaki birligini anla
sen o vücutta bir çokluksun
ve bu çoklugu senin aklın ve nefsin üzerindeki tasarrufun yönetiyor veya sen öyle sanıyorsun
halbuki biz Hz ademden beri gelen ruhların vücut buldugu mekanlarız
kuru fasulyeyi sevenler bi tarafa mercimegi sevenler bi tarafa ayrımış durumda ....
demekki insanlar arsındaki farklılıklar taa bizxim dedelerimizin tercihimiş
ki bu gün bizde görünüyorlar
bu farklılık Allah için degil
o zaten birde onun nefsinde yaşayan bilerin farklılıkları...
Hiç bir karar, hiç bir olay yüksek planın kontrolü dışında gelişmez. Aldığın her kararın, attığın her adımın senin görmediğin bir sebebi vardır. Elbette bu adımı atıp atmamakta iraden de serbest. Ancak hangi kararı seçersen seç, sana verilecek olan ders ne ise onu yaşarsın. Sonuç değişmez..
bakın ruh birdir
ve ruhun hakikatını bilen bu birlige rucu ederler
bilmek kunusunda aynı ruh içerisinde mertebeler vardır ama bu ikilik degildir
bilmek mile ilgilidir
ve bu ruhun kapsamadıgı yaradılmış bir şey yoktur...
bektaşilikte hakikat makamının 8 inci basamagı sır sölemektir
bu gece de bektaşi oluruz ne yapalım.
tabi bunları cami avlusuna atılan mısır gibi degil
onlar gelirler manandan sana söletirler
bu iş keyf işi degil
keşf işidir...ama senden söleneni sen keşf edeceksin...
önce keşf edip sonra söylüyorsak.
ve bunu Hakka baglamayıp ben ne güzel şeyler beceriyorum gibi bir gafletede düşmemek lazım..
efendim her akıl sahibinin bildiği gibi dalda sallanan yaprağın kendine ait bir hareketi yoktur .ona hareketi veren rüzgardır ...
hem hakkın sıfatlarında ilim var ben onu nasıl sahiplenirim ben ancak onun bildirdiği kadar bilirim...
muhyiddin arabi der ki en büyük perde ilimdir ...
öyle
hakikat kendini ilmi ile örter
bu açıklanamazya
dilimiz döndügünce anlatalım..
efal sıfat ve zat bilindikten sonra
bu makamların ifade ettigi şeyler vüvutta bulunur
vucutta
ve vücut dili bir süre ne yaptıgını bilmeden kullanılır
aslında bu vücut dili batın ve ledunidir
bu konuda bir okul ve ya kendinizi sıunayacagınız hiç bir şey yoktur
işte bu neyaptıgını bilinceye kadar gecen sürede hakikat
sizin ilmini bilip ne manalar taşıdıgını bilmediginiz bir dili size kullandırır....
bizim içinde bulundugumuz vücudumuzun gercek sahibi açısından bakıldıgında biz cinsiyetsiziz
ve göcebeyiz...
bvizim gercek hüviyetimiz bir mekanda kalıcı olabilmesi için batıni kimligimiz olan Hak esmasından Allahın Rab esmasını tevhit etmekle olur..
ve burdada kalıcılık bir vücuta gibide bilinmemeli
ama o vücudun her vücudu kapsayan bir bütünlügün simgesi olması açısından bakarsan evet bir vücutta olman demektir
siz her kesin kendine ait bir ruhumu oldugunu sanıyordunuz ?
Soru___zül celali vel ikram.
önce celal sonra ikram
dedınız
anlamı bumudur
yenı duydum
önce celal sonra ıkram demekmi
zülcelal?
efendim evet çünkü insanın zanlarından kurtulması için ölmesi gerekir .bu da hakkın celali ile olur .ama zan edildiği gibi işkence falan değil .kişi ben yapıyorum ben ediyorum zanından kurtarır celali.
bu seferde bir yapan vardır ama bu sefer yapan kendisidir ve cemali ile yine kendisini tarif eder aslında bu insanı zikri almadan önceki ve sonraki halleridir.
yani zikri olmayanda hak batın gizli .
alanda zahir .
bu ikilk çıkarmaz meydana.kişi bunun böyle olduğunu kendi nispet fiilinden ,sıfatından zatından geçince anlar.
acizane .o ölülere ölü demeyiniz diye tarif edilen zümredir .
allahım bizide o zümrelerden eyler inşallah....
___kul yaptığından sorumlumudur?
senden fail oldugu hal diger bir kişinin hoşona gitmeyebilir
ve Allahın fail oldugu bu haller çatışır
bu muhammedi edeple yaşamayı gerektirir
demeki Allah yaptıklaqrından sorumlu degildir
çünki senin iradenin neticesinde faildir
diceksinki iradede ona aittir
ama senin ceddinin sendeki kader cizgisi üzeredir sendeki irade ve bu iradeyi senden işletendir Allah
yani evveldeki sülbünden(dedelerinden) geldiklerinin üzerine sen irade ediyorsun..
___nasıl.?
eger senin kaderinde bir degişiklik olamsı gerekirse
Tanrı sana vahyeder
bu vahi gelmeden her kişi ceddinin kaderi üzeredir
yani doğar yaşar ölür vahiy gelmezse.
gelirse ölür doğar yaşar.
__vahiy gelmediği takdirde kişinin iradesi dedelerinin iradesi ile aynı-benzer doğrultuda mı ilerler?
evet
yani yukarıda yazıldığı gibi şayet vahy gelmediyse doğar yaşar ölür
Sen kendini hatalı ve yanlış hallerin dolayısı ile Allahtan gayrı kılabilirsin ama Allah senin her şeyine ragmen yinede sendir,bu öyle bir şeydirki O senin hatalı ve yanlış algılayışını yine senden açıga çıkardıgından sorumlulugu yoktur.
___yani bilmeyenden batın bilenden zahirmidir?
yok
bilendende bilmeyendende zahirdir...
bunun böyle olduğunu kim biliyor.?
bilen kendinden işleyişinden haberdardır..
___peki çıkıp bir avama desek ki bu işleri kim yapıyor ne der.?
i
şte sır burda yapan yaptıgını onun yaptıgı sayacak kadar idrak sahibi olmalıdır
onun için iki allah olamaz.bir kul bir allah olacak ki muhabbet olsun.
kulluk Hak makamından çalışır
Allahın fail oldugu alansa Hazrettir
burada tam bir kulsundur..
yapan yaptığını onun yaptığı sayacak kadar.
ama burada kimi firavun olur kimi musa ...
wsen kendi yaptıklarını onun yaptıgını kabül edemiyorsan hazret makamının hakkını vermiyorsun demektir
ne olursan ol ondan gayrı degilsinidir ama zaten bu makamda boş kişilere verilmez...
aslında buyurduğunuz gibi orada kişiye ayit bir şey yok
bu makamı efendide veremez
yani kendini yok etmek lazım
yaptıkların derken kötü bile olsadamı? ne demek bu yaptıkların
salikin kendi keşfi ile bu makamlara ulaşılır
evet kötüde olsa Allah yapıyor ama senin iradenle oldugundan onun sorumlulugu yok....
____fakat o çok adaletli bu biraz adialetsiz olmuyormu?
sen yaptırıyorsun anlamadınmı
senin haline uygun davranışları o açıga çıkarıyor
hani firavun sabaha kadar dua edip yalvarmış musa ile iddaya tutuştuklarında
biliyormusunuz hikayeyi
işte sabah oldugunda firavun söyle bakalım demimş musada nil tersine aksın
musa demimş nil tersine ak
yok nil dogru akmış
bi daha bidaha
nil dogru akıyormuş
musa gidip Rabbine danışmış
neden nili tersine akıtmadın ya Rab demiş
Rabbide ona
ya musa sen sbaha kadar uyudun firavun kendini sakallarından tavana asarak bana yalvardı
bende onun duasını kabül ettim
bu ne demektir şimdi
çalışacaz
yok ben nasılsa dogruyum demek yetmiyor
tersi bir hal üzere olanın duası kabül olabiliyor
aynı şey istbulun fethindede yaşanmıştır.
övüyorlar duarları yıkıyorlar
sabah saldırıp fet edicekler
bakıyorlar duarlar tekrar örülmüş
fatif bir ülamadan heyet göndermiş
duvarların arkasına casus yan
ulamalar duvarların arkasına geldiklerinde
bir bakmışlar hiristiyan bir papaz dua ediyor
Allahım gavurcuklarına bir şey olmasın deyip sırtını duvara ytaslamış
ha bire dua ediyor ve sabahlıyor orda
allahta o papazın duası hürmetine duvarları yıktırmıyor
bu bize dogru gittiginmiz yolda kararlı olmamız ve gaflete düşmeyerek hep çalışmamızı anlatıyor
...
____kuran da insan ın halifeliğinden bahs ederken neden yeryüzü sınırlaması var
alem değil alemler değil yweryüzü?
çünki halifelik yapabilmesi için nefsin alt versiyonunda olması lazım
buda yeryüzü diye ifade edilir
gökyüzü deseydi cem makamı girerdiki burada kulda sorumluluk yoktur
yeryüzü deyince hazret makamını işaret eder
burasıda sorumluluyk makamıdır
halifelik ise sorumluluk ister..
___bu vahdedi vucud ile vahdedi şuhud arasında ne kadar fark var
ikisi aynı anda yaşanamazmı?
birisi varlıgın O oldugunu digeri varlıgın onun gölgesi oldugunu savunur
ikisininde dogru yanları var..ama son tahlile gelindiginde
varlık her boyutu ile O olur
gayrılık kalkar
burası ispat kabül eden bir yer degildir
tamamen o zevkte olanlar bilir....
____OLAYLARMI BİZE YÖN VERİYOR
YOKSA BİZ Mİ OLAYLARI YÖNLENDİRİYORUZ ?
efal meratiplerini anlayıp uygulamadan önce olaylar bize yön verir sonra biz yönlendiririz..
-----------------BÖLÜM2---
Resulullah Hz Aliye hitaben şöyle diemiş "Ey Ebu Bekir, bu gördüğün Ali, benim gökte ve yeryüzünde vezirimdir, senden razı olduğu halde Allah’a kavuşmak istiyorsan Ali'nin senden razı olmasına bak, zira Ali'nin rızası Allah’ın rızasıdır, Ali'nin gazabı da Allah’ın gazabıdır"
peki Aliyi görebiliyormusun şimdi
demekki ali bir misyondur
ve o misyonu taşıyandır ali
muhammedte öyle
Ali rahman isminin masharıdır...
___muhammediye olmak için önce alileşmekmi gerekiyor?
bu ilmi bilebilmek için efali bilmek gerekir
yani Allahın senden fail oldugu hali
ve bu b
iliş
ile tasarruf etmek lazım....
____neden cinlerle insanlara gelmiştir kuran?
tabi burada insanı iki ayagı üzerinde yürüyen kişiler olarak algılıuyarak sordugu bizce malum
haluki insan vasıflarla bürünmüş tabi insani vasıflarla bürünmüş
ve kendindeki batıni hakikatın sırrına erdikten sonra insanlıgına kavuşmuş bir kişiliktir
bunun dışında kalanların hepsi melektir
Allah cinleri bu vasıflarla donanmış insanlardan ayırmasındaki mesele ise
bu vasıflar olmadıgı haldenefslerinin emrine hiç muhalefetsiz uyan kişilerinbatıni halleri cinliktir
onlar bunu bilmezler
yani kendilerinin akıllarını nefsleri üzere yönlendirerek Haktan bir şey katmamalarıdır halleri
bunların batınları nederece meleksede büründükleri halleri üzere cinliktirde
birde müslümasn cinler vardır haaaa
bunları ayrıca degerlendirmek gerekir.....
Vücudumuz Allahın binasıdır..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder